Naci Karadağ-tr724.com
TRT’den sorumlu Bekir Bozdağ bey çok dertli çok.İnanılmaz derecede mağdur ve haklı olarak çok şikayetçi!Şöyle diyor:“Bunlar daha gelmeden medyanın sesini kısmaya çalışıyorlar. Böyle kışkırtmalarla milletin evlatlarına suç işletmesinler.” (BKZ)
Malum muharrem inci TRT’den yana başından beri epey şikayetçi.
Her mitinginde bunu dile getiriyor.
Bir grup CHP’li ise sanki yayın yapacakmış gibi miting alanına gelen TRT canlı yayın aracına saldırmış.
Kesinlikle tasvip edilmeyecek bir olay.
Ancak Bozdağ’ın mantığı daha korkunç.
“Böyle kışkırtmalarla milletin evlatlarına suç işletmesinler.” ne demek ya Hu?
Ne kastediyor, kimleri kast ediyor Bakan Bozdağ. Bakan mı, sözcü mü her ne ise…
Medyanın sesi kısılmaya çalışıyormuş.
Hani bunlarda vicdan merhamet epeydir çürüdü de, artık akıl ve iz’anları da tartışma konusu olacak boyutta gerilemiş durumdalar galiba.
Sayın Bozdağ; medya dediğiniz şeyin bu ülkede yüzde 98’e yakını bizzat Tayyip Erdoğan’ın kontrolünde. Çoğunun mali yapısını o denetliyor, müdürlerini, habercilerini o atıyor. Atayamadıklarını da “Alo Fatih” aracılığıyla yapıyor. Haberlerin çoğu tek merkezden servis ediliyor. 10 gazete aynı gün aynı manşetle çıkıyor, 13 köşe yazarı virgülüne kadar aynı makaleyi aynı başlıkla aynı gün yazıyor. Dünyanın hiçbir yerinde görülmeyecek şeyler bunlar!
Medyayı babasının çiftliği gibi kullanan, devletin ajansını parti bültenine çeviren, devletin kanalını düğün salonu videocusu seviyesine düşüren Erdoğan ve Saray, medyanın sesinin kısılmasından dem vuruyor!
Ne olacaktı peki?
Züğürt Ağa filmini izlemişsinizdir mutlaka.
Güreşe meraklı Ağa, her yıl yağlı güreş turnuvası düzenler. Ve her yıl kendisi birinci seçilir. Çünkü turnuva sonucunda büyük bir şölen vardır ve ziyafetler çekilir. Köylü memnundur zira yılda bir kez de olsa karnı doymaktadır Harranlıların.
O seneki genç güreşçi biraz geç anlayan biridir ve yağcı kahyaların “aman ha ağaya mutlaka yenileceksin” talimatını anlamaz. Çıkar, denk bir ortamda güreşir ve ağayı perişan eder.
Ağa acı içinde kıvranırken kâhyalardan biri sorar:
“Ziyafet başlasın mı ağam?”
Ağa sinirden kudurmuş şekilde “ne ziyafeti” diye höykürür. Köylü ise galip gelen güreşçiyi linç etmek için kovalar!
Haksız rekabet yapar güçlü olan. Bu anlaşılabilir bir şeydir. Ancak biraz utanır, ne bileyim alttan alır, unutturur, gizler filan.
Bunlar hem eziyor, hem çöküyor, hem haksızlığın dibini buluyor sonra da mağduru oynuyorlar.
Hakikaten akıl alır gibi değil.
TRT çocuktan, at yarışı kanalına kadar her yerde kendini gösteren Tayyip Erdoğan varken, medyayı eleştirmek en son Bekir Bozdağ’a kalacak şeydir.
Gelin iktidarın çiftliğine dönmüş olan RTÜK’ün resmi rakamlarıyla olaya bakalım.
RTÜK istatistiklerine göre…
Erdoğan’a; 14-24 Mayıs tarihleri arasında
TRT1’de 2 saat 35 dakika 59 saniye,
TRT Haber’de 15 saat 25 dakika 22 saniye,
TRT 6’da 10 saat 27 dakika yer verildi.
Yani toplam 28 saat, 28 dakika Erdoğan izlenirken, Muharrem İnce’ye üç TRT kanalının verdiği toplam süre 2 saat 51 dakika oldu.
CNN Türk’te ise 30 Nisan-24 Mayıs tarihleri arasında AKP 30 saat 52 dakika, CHP 11 saat 33 dakika yer aldı. HDP ve Selahattin Demirtaş’a ise hiç yer verilmedi.
Bütün siyasilerin toplamından en az 5 kat fazla çıkıyor ekrana Erdoğan.
TRT Haber kanalında, 1-25 Mayıs tarihlerinde CHP ve Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye 3 saat 38 dakika 26 saniye yer verildi. AKP ile MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’na TRT haber kanalında 31 saat 24 dakika 59 saniye süre ayrıldı.
İYİ Parti ve Meral Akşener’in aynı tarih aralığındaki yayınlanma süresi ise 9 dakika 30 saniye oldu. TRT Haber kanalı İYİ Parti ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener’in sadece 6 Mayıs tarihli Mersin mitingini yayınladı.
1-25 Mayıs tarihleri arasında, kendi Cumhurbaşkanı adaylarını çıkaran Saadet Partisi ve HDP’ye ise hiç yer ayrılmadı. Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu ve Selahattin Demirtaş TRT Haber ekranlarında hiç görülmedi.
Karamollaoğlu ve Demirtaş’ın bu haksızlığı haykırması gerekirken Bozdağ’ın böylesi bir aymazlıkla şikayeti, hani tabir yerindeyse “insanda biraz utanma olur” deyimini akla getiriyor.
Başka bir feodalite güldürüsü olan Kibar Feyzo’daki Ağa gibi, istediğini yapan bir ağamız var. Buna rağmen kabahat hiçbir zaman onda olmadığı gibi, mağdur olan hep o!
Bütün kanalların kapısında Ağaya Beleş yazmasına rağmen muhalefetten şikâyet etmek, medyayı eleştirmek hangi aklın ürünüdür?
Öte yandan sadece ağanın beleş olarak paşa gönlünün istediği gibi kullanması değil. Bir de ambargo durumu var. Medya tarihine utançla geçecek şekilde hem de.
TRT başta olmak üzere belli başlı televizyon kanallarının gün boyu iktidar sözcülerine yer ayırması ve HDP başta olmak üzere diğer partileri görmemesi istatistiklere de yansıyor. RTÜK’ün CHP üyeleri İsmet Demirdöğen ve İlhan Taşçı’nın hazırladığı istatistiklere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’nin televizyonlardaki yeri CHP’den ortalama 10, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden 30 kat fazla.
TRT Haber kanalında 01-20 Mayıs 2018 tarihleri arasında AKP’ye CHP’nin 10 katı, MHP’nin 40 katı yer verildi. İYİ Parti’ye 9 dakika yer veren TRT, diğer partileri hiç görmedi. TRT Haber’in 20 günde siyasi parti ve temsilcilerine ayırdığı süre şöyle; AKP: 41 saat 18 dakika 15 saniye, MHP: 52 dakika 27 saniye, CHP: 4 saat 39 dakika 1 saniye, İYİ Parti: 9 dakika 36 saniye, HDP ve Saadet Partisi ise hiç yok.
Devletin resmi kanalına göre yaklaşık 10 milyondan fazla insanın partisi konumundaki iki siyasi parti bu ülkede yok hükmünde!
Hükümet Sözcüsü ve TRT’den sorumlu Başbakan Yardımcısı Bozdağ, CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin TRT’ye yönelik eleştirileri karşısında, “İnce’nin mitingleri ve diğer faaliyetlerine, TRT ekranlarında, 4 saat 42 dakika yer vermiştir” açıklamasını yaptı. RTÜK’ün CHP’li üyeleri, TRT 1, TRT Haber ve TRT Kürdi’den oluşan “TRT ekranlarının”, 14-24 Mayıs tarihlerini içeren 10 günlük karnesini de çıkardı. Buna göre 10 boyunca “3 TRT ekranında” Cumhur İttifakı ve Erdoğan’a 28 saat 28 dakika 21 saniye; CHP ve İnce’ye 2 saat 51 dakika 51 saniye, İYİ Parti ve Akşener’e 9 dakika 30 saniye; yer ayırdı. 3 kamu kanalı birleşince bile HDP ve Saadet Partisi ile Cumhurbaşkanı adaylarının “0”lık tablosu değişmedi.
Hadi bir de “Lokal Fokus” yapalım.
Malum Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçim beyannamesini açıkladığı 24 Mayıs Perşembe günü TRT’nın 3 kanalı ile 9 özel televizyon kanalı yayın yaptı.
AKP’nin seçim beyannamesi TRT Haber ve TRT Türk’te tam 4.5 saat boyunca, TRT Kürdi ise 4 saat 15 dakika boyunca yayınlandı. CNN Türk, Erdoğan’ın beyanname programını 4 saat 26 dakika yayımlarken; NTV, HaberTürk, TGRT Haber, 4.5 saat boyunca AKP’nin beyannamesi için yayında kaldı. 24 TV ve Ülke TV ise AKP’nin programını 5.5 saat boyunca yayınladı. AHaber’in 3.5 saat yayımladığı AKP’nin 24 Haziran beyannamesi, Akit TV’de ise 3 saat boyunca ekrana aktarıldı. AKİT TV ise AKP’nin 24 Haziran beyannamesini 3 saat yayınladı. 12 Kamu ve özel TV kanalı, Erdoğan’ın seçim beyannamesi programını hemen hemen aynı saatlerdi yayınlamaya başladı, yayınları hemen hemen aynı saatlerde sona erdi. AKP, 12 kanalda saatlerce ekranda kaldı.
Akıl almaz, vicdan kabul etmez bir orantısızlık söz konusu.
Ama beyefendiler bundan bile memnun değiller, mağduriyet edebiyatı yapıyorlar.
Durum böyle olunca HDP Başkanı Demirtaş (Kendisi hapishanede) Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, CNN Türk, TRT, NTV ve HaberTürk’e “HDP ve Demirtaş haberlerine de yer vermeyi düşünüyor musunuz” sorusunu sordu.
Medya, Meclisin üçüncü partisi olmasına rağmen HDP’yi parlamentoda da görmedi. HDP grup toplantıları NTV, CNN Türk ve Habertürk televizyonlarında 1107 gündür canlı olarak yayımlanmıyor. Hatırlayacaksınız; HDP grup toplantısının canlı olarak yayımlandığı 17 Mart 2015 tarihinde, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Seni başkan yaptırmayacağız” demesinden sonra medyada HDP grup toplantılarının yayımlanmasına son verildi.
Artık Ağa nasıl sinirlendiyse hala öfkesi geçmemiş olsa gerek!