Partisinin Ankara İl Kongresi’nde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “AKP’ye kaybettirmek istiyorsak, güç birliği oluşturmanın şimdi tam zamanı” diyerek tüm toplumsal kesimlere ittifak çağrısında bulundu. Buldan, AKP ile görüştükleri yönündeki iddiaları da “Arkadaşlarımızı cezaevinde tutan bir anlayışla asla görüşmeyeceğiz” sözleriyle yalanladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü, 2’nci Olağanüstü Kongresi’ni Neva Palas Otel’de gerçekleştirdi. Kongreye HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partinin Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, il yöneticileri ve üyeleri, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (YSGP) ve Emek Partisi (EMEP) İl temsilcileri ile çok sayıda kurum ve dernek temsilcileri katıldı. Kongrenin yapıldığı salona tutuklu siyasetçilerin fotoğraflarının yanı sıra, “Örgütlenelim özgürleşelim”, “Genç başladık genç bitireceğiz”, “Tek adamla değil, kadınlarla başaracağız” yazılı pankartlar asıldı.Yapılan divan seçimi sonrası saygı duruşunda bulunuldu.
SİYASETİ TASFİYE ETMEK DEMEK…’
Aytemur ve Yıldız’ın ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, AKP iktidarının 16 yıldır başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına dönük baskı politikalarına karşı ortak mücadele vurgusu yaptı. Buldan, “Sürekli çeride ve dışarda kriz üretmek AKP’nin temel görevleri arasında. Hukuksuzluğu hukuk haline getirmek, rant ve yolsuzlukla ekonomiyi batırmak, silaha ve savaşa yatırım yapmak; işçinin, emekçinin, kadınların, gençlerin hakkını gasp etmek AKP’nin temel görevleri arasında olmuştur. Siyaseti tasfiye etmek, AKP’nin temel görevleri arasında. Siyaseti tasfiye etmek demek, sadece HDP üzerindeki baskı ve zulüm politikasını ortaya koymak yeterlidir. Siyaseti tasfiye etmek demek, 6 milyon oy alan bir partinin eşbaşkanları ve milletvekillerini cezaevine koyan bir anlayış demek. Bu ülkede siyaseti tasfiye etmek demek, Selahattin Demirtaş’ı, Figen Yüksekdağ’ı, İdris Baluken’i, Selma Irmak’ı ve adını sayamadığım onlarca arkadaşımı cezaevine koymak demek, halkın iradesine kayyumlarla cevap vermek anlamına gelmek demek, Kürt halkının kazanımlarına el koymak demektir. İşte AKP’nin yaptığı budur. Bir halkın kazanımları tanklarla, bombalarla yok edilmeye çalışılıyor. Bunun adı faşizmdir” dedi.
‘GÜVEN’E DESTEK EYLEMLERİ BAŞLAYACAK’
Buldan, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in başlattığı açlık grevine değinerek şunları söyledi: “Bugün, ülkenin yarı açık cezaevine düştüğü bu durumda Sayın Leyla Güven’in başlattığı açlık grevini sahiplendiğimizi belirtmek isterim. Sevgili Leyla Güven onurlu bir direnişin, onurlu ve kararlı bir sahibi olarak bedenini açlığa yatırmıştır. Sayın Abdullah Öcalan, üzerinde uygulanan tecride karşı bedenini açlığa yatırdı. Böylesi bir süreçte, asla demokrasi, özgürlük ve barıştan taviz vermeyen bu anlamda sürekli rol üstlenmiş ve bunu kamuoyuna paylaşmıştır Sayın Öcalan. Ancak, AKP hükümeti savaş politikalarıyla çatışmayı tercih etti ve Sayın Öcalan üzerindeki tecridi daha da derinleştirdi. Sayın Leyla Güven’in bu açlık grevi önemli ve anlamlı. Eylemi her yerde sahipleneceğimizin altını çizmek isterim. Başta Amed olmak üzere Van’da, Hakkari’de, Urfa’da halkımızın başlatacağı ve Leyla Güven’e destek vereceği açlık grevi eylemleri olacaktır.”