Lübnanlı uzmanlar, Trablus’ta son günlerde yaşanan kanlı çatışmaları ve kaçırma eylemlerini Suriye yönetiminin krizi Lübnan’a taşıma çabası olarak değerlendiriyor.
Uzmanlar, Mikdad aşireti üyelerinden kaçırma eylemlerine bulaşanların mahkemelere sevk edilmesinin gerekliliğine vurgu yaptı. Bu meselede gevşek davranılmasının devlet organlarının yıkımına neden olabileceği uyarısı yapıldı. Trablus’ta özellikle son günlerde Esed rejimi yanlıları ile karşıtları arasında kanlı çatışmalar yaşanmıştı.
Lübnan Demokrasi ve İnsan Hakları Kurumu Başkanı Avukat Nebil el-Halebi, Trablus’ta olanların, Suriye rejiminin dünyanın dikkatini Suriye’den Lübnan’a çekme çabası olduğunu söyledi. Halebi, Lübnan’ın Suriye’nin iç işlerine karışmadığını söyledi ancak Suriye rejimini, bölgedeki yasa dışı gruplar ile beraber Lübnan’da istikrarı bozmaya ve ülke barışını tehdit etmeye yönelik çalışma içine girmekle suçladı. Suriye’nin Lübnan’da mezhepçilik fitnesinin fitilini ateşlemeye çalıştığını ileri süren Halebi, Lübnan yargısının Mikdad aşiretinin kaçırma eylemlerine sessiz kalmasının devlet kurumlarının yıkımına neden olabileceği uyarısında bulundu. Öte yandan, Lübnan Adalet ve İnsan Hakları Örgütü Başkanı Ali Şeyh Ammar, Esed rejiminin Lübnan’ın farklı bölgelerinde güvenlik boşluğu meydana getirerek Lübnan’ı çalkantılı bir bölgeye dönüştürmek istediğini söyledi. Ammar, Lübnan’daki kaçırma eylemlerinden başta Hizbullah olmak üzere Suriye ve İran’a bağlı silahlı grupların sorumlu olduğunu ileri sürdü. Lübnanlı Mikdad aşireti, bir üyesinin Suriye’de kaçırılmasını sebep göstererek Lübnan’da 20’den fazla Suriyeliyi kaçırmıştı. BEYRUT AA