NSW’de 27 Mart Cumartesi günü oy pusulalarının kaybolmadığı, önceden işaretlenmiş sahte oyların bulunmadığı, trafolara kedilerin girip kısa devreye sebebiyet vermediği şeffaf bir seçim maratonu yaşandı. Ülke nüfusunun yaklaşık dörtte birinin oy kullandığı eyalette seçmenler, Mike Baird liderliğindeki Koalisyon Hükümeti’ni, ikinci kez dört yıl süre ile iktidara getirdi. 2011’de, Kristina Keneally liderliğindeki İşçi Partisi’nin sadece 20 milletvekili çıkararak büyük bir hezimete uğradığı, Koalisyon Partilerinin ise rekor sayılacak zaferinin ardından, 2015 seçimlerinde NSW Liberal Parti Başkanı ve Başbakan Mike Baird, İşçi Partisi’nin yeni Lideri Luke Foley ile yarıştı. Aslında iki lider de siyaset sahnesinde yeni. Liberallerin lideri Baird, tam bir yıl önce, İşçi Partisi’nin lideri Foley ise daha üç aylık maziye sahip. Türk ve Müslüman toplumun yoğun yaşadığı bölge olan Auburn’dan aday olan Luke Foley, yüzde 56 civarında oy alırken, rakibi Mike Baird ise, seçim bölgesi Manly’den yüzde 74.5 civarında oy aldı.
NSW eyalet çapında 19 partinin yarıştığı seçimlerin galibi Liberal-Ulusal Koalisyon ortakları gibi görünse de, asıl başarıyı Yeşiller ve İşçi Partisi göğüsledi diyebiliriz. Hükümeti kurmak için 47 milletvekili çıkarmak yetiyor. Oyların yüzde 90’nının sayıldığı şu zamana kadar, Yeşiller 3, Bağımsızlar 2, İşçi Partisi 33, Liberal-Ulusal Koalisyonu ise 53 milletvekili çıkardı. Bu durumda 2011’e göre yaklaşık yüzde 10 oy kayması yaşayıp 13 sandalye kaybeden Liberal Parti Lideri Mike Baird ortağı Ulusal Parti ile yine de iktidar olabildi. İşte bu nedenle, 2015 seçimlerinin asıl galibi oylarını ve milletvekili sayısını artıran Yeşiller ve İşçi Partisi oldu. Zaten, ALP Lideri Luke Foley de, bir sonraki milletvekilliği seçimlerinde partisinin kazanma ihtimalinin daha kolay olduğunu söylemişti. Yeşiller ise parlamentonun alt meclisinde üç milletvekili çıkarmanın sevincini yaşıyor. Daha önce bu parti, bir milletvekili ile temsil ediliyordu.
Liberal-Ulusal Parti Koalisyonu geçtiğimiz aylarda Victoria ve Queensland eyaletlerinde yapılan seçimlerde iktidarı İşçi Partisi’ne kaptırmıştı. Bu nedenle Başbakan Tony Abbott, NSW seçim sonuçları ile bir nebzede olsa moral bulmuş olmalı. Zira bu seçimler, aynı zamanda Abbott’ın liderliği konusunu da etkileyebilirdi. Bundan birkaç hafta önce anketlerde Liberal Parti’nin tercih edilen partiler arasında yaşadığı oy kaybı, dolayısıyla parti içerisinde yeni liderlik tartışmalarını gündeme getirmişti. Bundan sonra ise öyle gözüküyor ki; bu başarı ile Abbott, eğer sürpriz başka bir gelişme yaşanmazsa, 2016 yılındaki Federal seçimlere kadar koltuğunu koruyacağa benziyor.
2015 seçimlerinin ardından Başbakan Mike Baird, vakit kaybetmeden yeni kabinesini açıklayarak, Eyaletin 56.Hükümetini kurdu. Eyalet tarihinde ilk defa Hazine ve İçişleri Bakanlığı’nın, bayan milletvekilleri ile temsil edildiği yeni Hükümet, NSW Valisi David Hurley’nin huzurunda yemin ederek göreve başladı. Baird, Hazine Bakanlığına, eski Ulaştırma Bakanı Gladys Berejiklian’ı, İçişleri Bakanı olarak da Gabrielle Upton’ı atadı. Yeni Hükümet, aynı zamanda yeni bir bakanlığı da birlikte getirdi. Goulburn Milletvekili Pru Goward’a, Aile İçi Şiddet ve Cinsel Saldırıları Önleme Bakanı olarak yeni bir rol verilmiş oldu. Yeni bakanlık, özellikle şiddete maruz kalanlar ve şiddet karşıtı gruplar tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandı.
Muhalefetteki İşçi Partisi, Baird Hükümeti’nin NSW eyaletinin elektrik kurumunu satması ve TAFE’lerin özelleştirmesine karşı çıkarak, seçim kampanyasını hep bu minvalde yürütüp, seçmenin dikkatini bu konulara çekmeye çalıştı. Foley, ev fiyatlarının pahalılığı ile mücadele edeceğini ve insanların daha kolay ev sahibi olabilmelerine yardımcı olarak, ilk ev alanların vergisini bir defaya mahsus olmak üzere, taksitle ödeme kolaylığı sağlanacağı sözünü verdi. Başbakan Mike Baird’in vaatleri de oldukça uçuk seviye de kaldı. Tabii her zaman olduğu gibi siyasetçilerin bir kampanya öncesi bir de sonra ki ifadeleri ile vaatlerini tutup tutmaması çok önemli. The Sun-Herald Gazetesi, seçmene büyük sözler veren siyasetçilerin sözlerini iktidara geldikten sonra tutmadığına dikkat çekerek, Mike Baird’in söz verdiği en önemli 12 vaadini maddeler halinde sıraladı. Bu vaadlerin unutulmaması için okuyucularına gazete de bu kısmı kesip saklamalarını ve her yerine gelen vaadi işaretlemeleri tavsiyesinde bulundu. Kampanya sırasında verilen bu vaatlerden bir kaçını şu şekilde sıralayabiliriz. Ulaşım için 7 milyar dolar, Westmead Hastanesi için 900 milyon dolar, eğitimin kalitesinin arttırılması için 224 milyon dolar, emekliler ve yaşlılar için 343 milyon dolar indirim. Bakalım, dört yıl içerisinde hükümet bunların ne kadarını yerine getirebilecek. z.polat@yepyeni.zamanaustralia.com.au