artıgercek.com’un Yazarı Celal Başlangıç, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, şehit cenazelerini suismital etmesine dikkat çekti. Yazar Başlangıç’ın yazısı şöyle:
Erdoğan tabuta yaslanınca erken seçim oluyor
Suruç katliamından Afrin’e saldırıya, 2015’ten 2018’e dek yaşanan süreç çok net gösteriyor ki, Erdoğan’ın iktidarda kalabilmek için daha çok kana, gözyaşına ihtiyacı var. Genç ölümlerin acımasız yüzü ve devletin güvenlik güçlerinin gölgesi vurmuştu Suruç’a.
Kentin bütün giriş ve çıkışları jandarmalarla polislerle tutulmuştu.
Bütün kepenkleri kapalıydı Suruç’un.
20 Temmuz 2015’te IŞİD’in yaptığı bombalı saldırıda 32 gencin yaşamını yitirdiği, 100’den fazlasının yaralandığı Amara Kültür Merkezi’nin bahçesi bir “taziye” alanına dönüşüvermişti.
Suruç’ta IŞİD bombasının yol açtığı katliamı duyar duymaz yola çıkmıştım İstanbul’dan.
Uçakla Diyarbakır’a, karayoluyla Urfa üzerinden Suruç’a ulaşmayı planlıyordum.
Daha İstanbul’dan yola çıkarken Cumhuriyet Gazetesi’nden arkadaşlar aramışlardı “Bu katliamın nedenleri üzerine bize bir analiz yazar mısın?” diye.
Takside, otobüste, uçakta yazımı bitirip Cumhuriyet’e yetiştirmiştim.
Daha Suruç’u görmemiştim ama adım gibi emin olduğum bir tespiti yazının başlığına taşımıştım:
“Erken seçim kampanyası IŞİD katliamıyla başladı!”
Cumhuriyet’e 20 Temmuz 2015’te sıcağı sıcağına yazdığım analiz aynen şu tümceyle bitiyordu:
“Sonuç olarak diyebiliriz ki IŞİD, Suriye’de ‘vekaleten’ yürüttüğü savaşı artık Türkiye topraklarına taşımış ve iyice köşeye sıkışmış AKP ve Erdoğan için erken seçim kampanyasını Suruç katliamıyla başlatmıştır!”
Bu tespiti yaptığımda daha ortada erken seçim falan yoktu. Ama bütün veriler AKP’nin kanlı bir süreçte gideceği erken seçimi işaret ediyordu.
7 Haziran 2015 seçimlerinde özellikle HDP’nin vurduğu ağır darbeyle tek başına iktidar olamayan AKP bir yandan CHP ile göstermelik bir koalisyon pazarlığı yapıyordu, diğer yandan erken seçim koşullarının yaratılması için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli kayıtsız şartsız Erdoğan’a destek veriyordu.
AKP’nin iktidarı yitirdiği 7 Haziran 2015 seçimlerinin üzerinden henüz 44 gün geçmişti ki, 20 Temmuz’da IŞİD bombacıları Suruç’ta bir katliam yaptı.
İnsanlar bu katliamın acısını yaşarken, çok değil, iki gün sonra, 22 Temmuz 2015 Ceylanpınar’da iki polis evlerinde susturuculu silahlarla öldürüldü.
Bu cinayetler anında PKK’nin üzerine yıkıldı. Hatta, IŞİD saldırısını püskürtüp bu cihatçı çetelere bölgede ilk yenilgiyi tattıran, IŞİD’in yenilgiye uğratılabilir olduğunu bütün dünyaya gösteren Kobane’deki YPG’lilerin üzerine yıkılmaya çalışıldı.
Hatta, cinayetleri işleyenlerin sınırı geçerek Kobane’den geldiği, sonrasında aynı yoldan geri döndüğünü iddia ederek Kobane’deki Kürtleri kriminalize etmeye, oraya bir silahlı saldırısı bahanesi üretmeye çalıştılar.
Bu kocaman bir yalandı. Bugün bile açın Ceylanpınar’daki iki polisin öldürülmesiyle ilgili dava dosyasını, içinde AKP devletinin parmak izinden başka hiçbir suçlu bulamayacaksınız.
Ancak bu provokasyon AKP’nin “çözüm süreci”ni bittiğini ilan etmek için bir bahane oldu.
24 Temmuz 2015’te uçaklar Kandil’i bombalamaya başladı.
Artık AKP Türkiye’yi bugün de giderek ağırlaşan koşullarda yaşanan kanlı bir sürece sokmuştu.
Dikkat edin, bu tarihte henüz Türkiye’de erken seçim kararı alınmamıştı. Türkiye’nin yönetiminde iktidarını 7 Haziran seçimleriyle yitirmiş bir AKP hükümeti vardı.
Evet, AKP’nin “erken seçim kampanyası”nı 20 Temmuz’da Suruç’ta yaptığı katliamla IŞİD canileri başlatmıştı.
AKP de bu başlayan kampanyayı Ceylanpınar’da öldürülen iki polisin cinayetini PKK’nin üzerine yıkarak, Kandil’i bombalayarak, Kürt kentlerinde yıkımlara yol açan bir çatışmanın içine girerek sürdürüyordu.
İşte tam bu sırada, yani AKP erken seçim kararı henüz alınmadan erken seçim kampanyasını sürdürürken, Cumhurbaşkanı Erdoğan Hakkari’de yaşamını yitiren bir Özel Harekat Komiserinin cenaze törenine katıldı Trabzon’da.
Yaşamını yitiren komiserin Türk bayrağına sarılı tabutunu adeta bir miting kürsüsü olarak kullanıp elini üzerine koydu ve cenazeyi kaldıran imamın yanında “ikinci bir imam olarak” resmen nutuk attı cami avlusunda.